Borsamız Tarihçesi
Kotasyon Listesi
KVKK İlişkin Aydınlatma Metni
KVKK Başvuru Formu
Gerçek Kişilerin Kaydı
Tüzel Kişilerin Kaydı
Numune Alımı
Satış Öncesi Analizler
Satış Salonu
Beyaz Sert
Beyaz Yarı Sert
Diğer Beyaz Buğdaylar
Kırmızı Sert
Kırmızı Yarı Sert
Diğer Kırmızı Buğdaylar
Anadolu Durum
Diğer Anadolu Durum
Kamu Hizmetleri Standartları
Tescil ve Kontrol Servisi
Muamelat Servisi
Laboratuvarlar
Satış Salonu İşlemleri
Türkiye'den İşbirliği Teklifleri
Dünyadan İşbirliği Teklifleri
İhaleler
Ülke Duyuruları
Yerli Malı Belgesi
Üye Aidat ve Tescil Tarifesi
Hububat Analiz Laboratuvarı Ücret Tarifesi
Toprak-Bitki Analiz Laboratuvarı Ücret Tarifesi
Tescil Süresi Hesaplama
Fatura ve HMS Tabloları
Tevkifat Tablosu
Tescil Talep Formu
2009-2013 Borsamız Faaliyetleri
2011 Faaliyet Raporu
2012 Faaliyet Raporu
2013 Faaliyet Raporu
2014 Faaliyet Raporu
2015 Faaliyet Raporu
2016 Faaliyet Raporu
2017 Faaliyet Raporu
2018 Faaliyet Raporu
2013-2016 Stratejik Plan
2018-2021 Stratejik Plan
2019 Faaliyet Raporu
2020 Faaliyet Raporu
2021 Faaliyet Raporu
2022/1 Üç Aylık Bülten
2022/2 Üç Aylık Bülten
|
ELÜS Piyasa Verileri (15 DK GECİKMELİ)
|
|
TEKİRDAĞ TİCARET BORSASI VE TİCARET SANAYİ ODASI İLE MESLEK VE İŞ DÜNYASI TEK YÜREK OLARAK BARIŞ PINARI HAREKATINA DESTEK VERDİ
|
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde, Barış Pınarı Harekatına destek vermek amacıyla 365 Oda ve Borsa da eşzamanlı olarak düzenlenen, Tekirdağ’da faaliyet gösteren sendika, oda, dernek, STK ve meslek kuruluşları ile birlikte 16 Ekim 2019 Çarşamba günü Tekirdağ Ticaret ve Sanayi Odası’nda bir araya gelinerek ortak bir basın toplantısı yapıldı.
Gerçekleşen ortak basın açıklamasına Borsamız temsilen Meclis Başkanı Ahmet Fuat UZ, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Feyzullah SÜGÜR ve Genel Sekreter Ercan İZGİ iştirakte bulundular.
Tekirdağ Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz GÜNAY’ın yaptığı basın açıklaması:
“Değerli Basın Mensupları; Tekirdağ’ın sivil toplumu ile meslek ve iş dünyasını temsil eden; Tekirdağ Baro Başkanlığı, Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu Tekirdağ İl Temsilciliği (HAK-İŞ), Memur Sendikaları Konfederasyonu Tekirdağ İl Temsilciliği(MEMUR-SEN), Türkiye Emekliler Derneği – Tekirdağ İl Temsilciliği Tekirdağ Esnaf Sanatkarlar Odaları Birliği (TESK), Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu Tekirdağ İl Temsilciliği(TÜRK-İŞ), Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Tekirdağ İl Temsilciliği (TİSK), Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu Tekirdağ İl Temsilciliği (KAMU-SEN) Tekirdağ Ziraat Odası (TZOB), Tekirdağ Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası, Tekirdağ Süt Üreticileri Birliği, Tekirdağ Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi, Tekirdağ Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi, Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği Tekirdağ İl Temsilciği, Tekirdağ Ticaret ve Sanayi Odası, Tekirdağ Ticaret Borsası, Çorlu Ticaret ve Sanayi Odası, Çorlu Ticaret Borsası, Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası, Malkara Ticaret ve Sanayi Odası, Malkara Ticaret Borsası, Hayrabolu Ticaret ve Sanayi Odası, Hayrabolu Ticaret Borsası olarak bugün buradayız 81 İl’de aynı anda bu açıklamayı yaparak, sizler aracılığıyla hem ülkemiz, hem de dünya kamuoyuna sesleniyoruz.
Türkiye, 9 Ekim 2019’da Suriye sınırı üzerinde “Barış Pınarı” adı verilen sınır ötesi harekât başlatmıştır.
Amaç, hem ülkemiz sınırlarının güvenliğini sağlamak, hem de ülkemiz ve bölge ülkeleri için tehdit oluşturan terör koridorunu ortadan kaldırmaktır.
Bu bölgeyi PKK/PYD/YPG ve DEAŞ gibi terör örgütlerinden temizleyerek, Suriye halkını teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarmak, bölgede huzur, güven ve barış ortamını yeniden tesis etmektir.
Bizler devletimizin aldığı bu kararın arkasındayız ve destekliyoruz. Zira Türkiye, uluslararası kurallardan doğan hakkını kullanmıştır.
Barış Pınarı Harekâtı, evrensel hukuk ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi terörle mücadele kararları ile BM Sözleşmesi’nde yer alan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde başlatılmıştır. Suriye’nin toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve siyasi birliğine saygı gösterilmektedir. Dolayısıyla bu harekât, meşrudur ve uluslararası hukuka uygundur.
Ülkemiz özellikle Fırat’ın doğusunda sınırın ötesinde konuşlu terör örgütü unsurlarınca, son iki yılda yüzün üzerinde taciz ve hasmane eyleme maruz kalmıştır.
Bu terör örgütleri, Suriye içinde ve Suriyelilere yönelik de saldırılar düzenlemektedir.
Suriye’deki yerel halkın da terör örgütlerinin giderek artan insan hakkı ihlalleri, göçe zorlanma, taciz ve zulmüne karşı şikâyetleri ve tepkileri sürekli artmaktadır.
Herkes artık şunu çok iyi görmelidir ki; masum insanları katleden ve ülkemizin güvenliğine de açık tehdit oluşturan terör gruplarına sessiz kalmamız beklenemez.
Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtıyla başlayıp devam eden tüm bu operasyonlarla Türkiye, terör örgütlerine ve destekçilerine gereken cevabı en güçlü şekilde vermektedir.
Aynı zamanda da sivillerin ve masumların korunmasına azami dikkat gösterilmektedir.
Zaten bunu hem Fırat Kalkanı hem de Zeytin Dalı harekâtlarında da gösterdik.
Önceden terörün hâkim olduğu bölgede hayat normale döndü, barış ve huzur geldi.
Yurtlarını terk etmek zorunda kalmış Suriyelilerin geri dönüşüne de zemin hazırlamış olduk.
Türkiye’nin elinden gelen tüm imkânlarını bu bölgeler için nasıl seferber ettiğini de tüm dünya kamuoyu gördü.
Çünkü biz inanıyoruz ki, gönül dünyasını ve insanları imar edemeyenler, yeryüzünü imar edemezler.
Bizler Türkiye olarak yıkmaktan, yakmaktan yana hiç olmadık, olmayacağız.
Bizim tarafımız huzurdur, barıştır, kardeşliktir.
Türkiye’nin terörle mücadeleye dönük çabaları, etnik ve dini temizlik de dâhil olmak üzere, insanlığa karşı işlenen suç niteliğindeki PKK/PYD/YPG ve DEAŞ eylemleri nedeniyle yerlerinden edilmiş Suriyelilerin geri dönüşlerinin önünü açacak, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliğinin korunmasına da katkıda bulunacaktır.
Bu nedenle Türkiye’nin başlattığı her harekât, Suriyeli göçmenler, mazlum ve mağdur durumdaki yerel halk tarafından desteklenmektedir.
Tüm bu gerçekler ışığında, uluslararası camiayı, teröre karşı ortak duruş sergileme ve evrensel insan haklarını bu bölgede hâkim kılma yönünde niyetlerini açık bir şekilde göstererek, ülkemize destek vermeye davet ediyoruz.
Son olarak, şunu da herkesin bilmesini istiyoruz. Türkiye ve Türkiye ekonomisine yöneltilen tehditlere Türk milleti, iş dünyası ve sivil toplumu, bir ve beraber olarak en güzel cevabı verecektir.
Bu tehditler karşısında bu vatanın her bir ferdi, Türkiye’nin geleceği için daha çok çalışacak, daha çok üretecektir.
Üst kuruluşlarımız, yurtdışındaki muadilleri olan kurumlar ve üyesi oldukları uluslararası kuruluşlar nezdinde çalışmaya ve ülkemizin bu haklı duruşunu aktarmaya başladılar.
Gün sessiz kalma değil, milli birlik ruhuyla, bir ve beraber olarak ses verme günüdür.
Öte yandan bütün vatandaşlarımızı, özellikle sosyal medyadaki bilgi kirliliği ve provokasyonlara karşı dikkatli olmaya çağırıyoruz.
Bu bölgede yaşayanlar bizim komşumuzdur, kardeşimizdir.
Aynı medeniyetin, aynı kültürün, aynı inancın mensupları olan bizler arasındaki kardeşlik ve komşuluk hukukunu kimse yok edemez.
Aramıza kimse fitne ve fesat sokamaz, bizi birbirimize düşman edemez.
Türk iş dünyası olarak dualarımızla ve bütün gönlümüzle devletimizin ve kahraman askerlerimizin yanındayız.
Türk Silahlı Kuvvetlerimizin bölgedeki terör unsurlarını yok edeceğine ve terör örgütlerini hezimete uğratacağına olan inancımız tamdır.
Tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz, mekânları cennet olsun.
Yaralılarımıza acil şifalar temenni ediyoruz.
Cenab-ı Hak Mehmetçiğimizi korusun, Ordumuzu muzaffer kılsın.
Allah, yar ve yardımcımız olsun.”
|
|